Büyükerşen aday olacak mı olmayacak mı kimse bilmiyor?
İşin ilginç yanı...
Zannedersem aday olup olmayacağını Büyükerşen'in kendisi de bilmiyor...
Zira...
Bazen çevresinde kendisine yakın bazı kişiler ve ailesinin "Yeter artık. Zirvede bırak" tavsiyeleri sonucu "artık bırakıyorum" psikolojisi yaşayan Büyükerşen, bir yandan da "Siz olmadan olmaz" baskıları karşısında yeniden aday olma niyetine giriyor.
***
İşte aday olmakla olmamak arasında gel-git'ler yaşayan Büyükerşen zannedersem büyük bir kararsızlığı yaşıyor.
Bu kararsızlıktan kurtulmak, aday olup olmamak konusunda kesin kararını vermek için önce CHP kurultayını, kurultaydan da önemlisi, AK Parti’nin Büyükşehir'e aday olarak hangi ismi göstereceğini bekliyor.
***
Sonuç olarak...
Büyükerşen'in yeniden aday olup olmayacağını, CHP kurultayının ne şekilde sonuçlanacağı ve AK Parti’nin Büyükşehir adayının kim olacağı şekillendirecek gibi görünüyor.
***
İşin enteresan tarafı...
AK Parti de sanki Büyükşehir adayı belirlemek için Büyükerşen'in yeniden aday olup olmayacağı konusunda vereceği kararı bekliyor sanki...
,,,,,,,,,,,,,,
ADALET YOKSA GELECEK DE YOK!
Amerika ile Meksika arasından bir nehir akar.
Bu Nehir aynı Zaman'da iki ülkeyi birbirinden ayıran doğal bir sınırdır.
Bölge aynı bölge anlayacağınız.
Tek fark; Nehrin bir tarafında milli geliri 25-30 bin dolar, diğer tarafında 5-6 bin dolar olmasıdır.
Bir tarafta iyi yaşam şartları ve güçlü bir devlet...
Diğer tarafta fakir bir hayatın sürdüğü güçsüz bir devlet.
Keramet Nehir'de değil elbette...
Keramet; bir tarafta insan hakları, özgürlükler ve en önemlisi de işleyen bir hukuk ve adalet sistemi, diğer tarafta ise bunların olmaması...
***
Napolyon, kendisine karşı gelen bir muhalifini verdiği emirle gözaltına aldırır.
Mahkemeye çıkmadan önce de muhalifini yargılayacak olan yargıcı arayarak "Sen buna bir ceza ver. Ben sonra affettiğimiz açıklarım" der.
Yargıç bu talep karşısında Napolyon'a sorar?
"Sen affedeceksin etmesine de bu yaptığım yüzünden beni kim ve nasıl affedecek?"
***
Hukuk uygulanmıyorsa, adalet yoksa maalesef gelecek de yok!
Ne yazık ki bugün ülkede işlemeyen hukuk tartışılıyor.
Anayasa mahkemesinin verdiği karara alt mahkemeler uymuyor.
Yargıda tahliyeler için tarife belirlendiği ifşa ediliyor ama hiçbir işlem yapılmıyor.
Aynı mahkeme benzeri iki olayın birine tutuklama verirken diğerine "serbestsin" diyor.
Birinci sırada olması gereken yargıya güven, 7-8'inci sıralarda çıkıyor.
Adil ve siyasallaşan yargı ülkenin geleceğini tehdit ediyor!
,,,,,,,,,,,,,,,,,,
ESKİŞEHİR HEKİMLERE KARŞI EN SAYGILI ŞEHİRDİR...
Sosyal medya platformu Twitter üzerinde yapılan bir oylama var.
Yaşanan saldırı olayları da dikkate alınarak doktorlara karşı en saygılı şehirlerin belirlenmesi için oylama yapılmış.
Yapılan oylama sonucunda en saygısız şehirler Kırmızı, en saygılı şehirler de Mavi renkler kullanılarak bir harita ortaya çıkartılmış.
Buna göre Eskişehir, Tunceli ve İzmir'in ardından hekime karşı en saygılı şehir olmuş.
Urfa, Trabzon, Rize, Osmaniye gibi şehirler de hekimlere karşı saygının az olduğu şehirler olarak belirlenmiş.
Elbette yapılan bu oylama ile bir hüküm vermek doğru olmaz.
Ancak...
Eskişehir'in hekimlere ve sağlık çalışanlarına karşı saygılı kentlerin başında geldiğine ben şahsen gönülden inanıyorum.
Zira Eskişehir bunu hem pandemi öncesinde, hem pandemi sırasında ve hem de pandemi sonrasında ispatladı...
,,,,,,,,,,,,