Önümüzde seçimler var.
Seçim öncesi mecliste gurubu bulunan partilere yine devletin hazinesinden milyonlarca lira “seçim yardımı” yapılacak.
Yani...
Çalışan kesimin daha maaş eline geçmeden kesilen. Esnafın,tüccarın,sanayicinin her ay kucak dolusu ödediği, marketten şampuan alırken bile üzerine konulmuş vergilerden toplanan milyonlarca lira partilere verilerek “Alın bu parayı seçim çalışmalarında harcayın” denilecek.
Vergilerle toplanan o milyonlarca lirayı alan partilerin her biri, hazineden aldıkları o paraları harcayarak kapımıza kadar gelerek, oylarımıza talip olacaklar.
Bizlerden toplanan paraları harcayarak bizim oylarımızı isteyecekler.
Anlayacağınız;
Hem paramızı alacaklar hem de oylarımızı.
Belki de üretim yapacak, katma değer sağlayacak, yüzlerce insana istihdam sağlayacak 10-15 fabrika parası, seçim öncesi partilere teslim edilecek!
Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama...
Benim içime hiç mi hiç sinmiyor bu durum!
Benim, bizim paralarımızla, benden, bizden oy istenecek olmasını hazmedemiyorum!
************
İL BAŞKANLIĞI İÇİN KIYASIYA MÜCADELE...
AK Partide 30'a yakın il başkanının görevlerinden istifa ettirilmesi gündemde.
İstifa ettirilmelerinin nedeni ise, vekillik için aday adayı olmak istemeleri.
Parti genel merkezi, il başkanlarına, önümüzdeki genel seçimlerde milletvekili adayı olmak isteyip istemediklerini tek tek sormuş.
30'a yakın il başkanı milletvekili aday adayı olmak istediklerini bildirmiş.
Parti genel merkezi şimdi bu 30'a yakın il başkanının istifasını isteyecek.
Yerlerine de, yönetim içinden seçim çalışmalarını sırtlayacak olan yeni il başkanlarını atayacak.
***
AK Partide, milletvekili aday adayı olacakları için görevlerinden istifa ettirilecek il başkanları arasında Eskişehir il başkanı Zihni Çalışan da var...
Çalışkan'ın, genel merkezin isteği doğrultusunda görevinden istifa etmesinin ardından il başkanlığı görevine yönetim içinden bir isim atanacak.
İşte atanacak yeni il başkanı ile ilgili partide şimdiden mücadele başlamış.
***
Adaylık için görevinden istifa edecek olan Zihni Çalışkan, kendinden sonra il başkanı atanacak ismin kendi ekibi içinden bir isim olmasını istiyormuş.
Diğer taraftan;
Yönetim içinde bulunan ve Birlik Vakfı üyesi olan bir grup da, ciddi bir mücadele vermeye başlamış.
Öte yandan;
Zihni Çalışkan'ın ekibinde ve vakıfçı olmayan isimler aralarında organize olup “Biz niye bu işi bunlara bırakıyoruz ki?” diyerek oyuna dahil olmak için harekete geçmişler..
Sonuç olarak;
AK Partide daha il başkanı görevinden ayrılmadan yeni il başkanının kim olacağı konusunda kıyasıya bir mücadele başlamış.
********
DARBE YAPMAK MI? TURŞU KURMAK MI?
Kenan Evren bir sabah gazeteleri karıştırıyor.
O sırada gazetenin birinde bir fıkra çarpıyor gözüne…
Başlıyor okumaya…
Fıkra şöyle;
Güney Amerika’da bir uzmana sormuşlar; “darbe yapmak mı daha kolaydır, yoksa hıyar turşusu yapmak mı?”
Uzman, soruyu cevaplamış; “darbe yapmak daha kolaydır.”
“Neden?” sorusunun ardından uzman devam eder;
“ Çünkü hıyar turşusu yapmak için en az iki-üç kilo aynı boy taze hıyarları seçeceksin, onları uygun kıvamda tuz, limon, sirkeli suyun içinde uygun süre bekleteceksin, vs, vs, oldukça uzun iş. Ama darbe yapmak için üç hıyarı yan yana getirmek yeterlidir.”
***
Kenan Evren bu fıkrayı okuyunca çılgına döner. Derhal basın danışmanı Ali Baransel’i çağırır, başlar kızmaya; “bu ne rezalet, böyle bir saçmalığın yayınlanmasına nasıl izin verirsin, neden kontrol etmiyorsun?”
Ali Baransel ne olduğunu anlamak için gazetedeki fıkraya bir göz atar ve; “Sayın paşam, boşuna üzülüyorsunuz, bakın burada üç hıyar diyor, beş hıyar demiyor ki”
Bunun üzerine Kenan Evren gazeteyi alıp fıkraya tekrar bakınca hak verir ve şunu söyler; “Evet bizle alakası yok!”
***
Bugün 12 Eylül darbesinin yıl dönümü.
-TBMM'nin kapatılmasının, Anayasanın ortadan kaldırılmasının, siyasi partilerin kapısına kilit vurulmasının ve mallarına el konulmasının.…
-650 bin kişinin gözaltına alınmasının...
-1 milyon 683 bin kişinin fişlenmesinin...
-230 bin kişi yargılanmasının...
-7 bin kişi için idam cezası istenmesinin...
-517 kişiye idam cezası verilmesinin...
-Haklarında idam cezası verilenlerden 50’sinin idam edilmesinin. ..
-30 bin kişinin “sakıncalı” olduğu için işten atılmasının...
-14 bin kişinin yurttaşlıktan çıkartılmasının...
-171 kişinin “işkence ile öldürüldüğünün” ortaya çıkmasının...
-3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verilmesinin...
-31 gazetecinin cezaevine girmesinin yıl dönümü bugün...
Kısacası ülkenin yaşadığı en karanlık günün yıl dönümü...
Keşke hiç yaşamamış olsaydık o günü!...
