Büyükşehir belediyesi İnşaat Mühendisleri Odası ile bir protokol imzaladı geçtiğimiz günlerde…
Protokole göre şehirde bulunan 22 bin bina hızlandırılmış bir kontrolden geçirilecek.
Bu kontroller sonucunda oturulamayacak şekilde hasarı bulunan, güçlendirilmesi gereken ve sağlam olan binaların bir raporu çıkacak.
Yapılacak olan bu çalışma ile ortaya çıkacak olan bina stoku raporu aynı zamanda, başta Afet Riskli Alan ve diğer bölgelerde yapılacak kentsel dönüşüme ışık tutacak.
***
Dün bir sohbet ortamında, sohbete katılan ve emekli olduğunu bildiğimiz bir tanıdık açtı konuyu…
-“Oturduğum bina depreme dayanıksız çıkacak ya da güçlendirme isteyecek diye ödüm kopuyor. Geceleri uyku uyuyamıyorum” dedi…
Hep bir ağızdan “Niye ki? En azından oturduğun binanın ne durumda olduğunu görür, eğer bir risk varsa da giderme yoluna gidersin” demeye kalmadan devam etti anlatmaya:
***
-“Ben küçük yaştan beri hayatım boyunca hep çalıştım. Bunun sonucu ancak bir ev, o da şu anda oturduğum nereden baksanız 30 yıllık evi alabildim. Benim ev 7 katlı bir apartmanda. Aynı apartmanda 21 daire var. Her dairede oturanlar benim gibi dar gelirli insanlar. Maazallah bina oturulamaz durumdaysa ya da güçlendirme gerekirse ne yaparım? Zaten elde yok avuçta yok” dedi…
***
Kendi çapında bir araştırma yapmış…
Güçlendirme için en az yarım daire parası gerektiğini öğrenmiş…
-“Eğer bina oturulamaz haldeyse birkaç ay içinde boşaltılıp, yıkılıyormuş. Müteahhide verildiğinde ise müteahhit daire sahiplerine ancak yarım daire parası veriyormuş. Yani resmen kendi evinizden  oluyorsunuz. Taşınacağınız yerde kira parası ödemek de cabası. Ben bu yaştan sonra nasıl kiralarda oturayım? Vallahi uykularım kaçıyor” diye konuştu…
***
Dinleyince hepimiz sustuk…
Başımız öne düştü uzun süre…
Bir yanda tehlikede olan yaşamlar, diğer tarafta yokluk ve çaresizlik…
İşin daha da kötü tarafı, yüzlerce hatta binlerce kişinin şu sıralar aynı kabusla birlikte yaşıyor ve bundan sonra da yaşayacak olması galiba…
***
Sonuç olarak…
Oturdukları bina depreme dayanıksız çıkıp, yıkım kararı verildiğinde, insanlar artık bu evlerinde ölümle burun buruna yaşamayacak olmalarına mı sevinecekler?
Yoksa…
Yıkılan binadaki evlerinin hissesini yarı fiyatına müteahhide sattıklarına ya da güçlendirme için evlerinin değerinin yarısı kadar bir para ödeyecek olmalarına mı üzülecekler?
Çaresizliğin daniskası anlayacağınız!
binalar“NASIL BİR DÖNEME DENK GELDİK BÖYLE?”DİYENLER HAKSIZ MI?

Bugün 30-35 yaşlarında olanlar…
1999 yılında Marmara depremini gördü…
2001-2008 yılları arasında ekonomik krizleri gördü.
2013 yılında gezi olaylarına şahit oldu…
2014 yılında Soma faciasına tanık oldu…
Yine 2014 yılında AKP-Camaat savaşlarının tanığı oldu.
2014-2017 yılları arasında yaşanan terör olaylarının şahidiydi…
2018 yılında ekonomik krizle tanıştı…
Yine aynı yıl rejim değişikliğine şahit oldu.
2020 yılında pandemiyi yaşadı gördü…
2021 yılında ülkenin ormanlarının günlerce yandığını gördü.
2021-2022 yılları yine ekonomik kriz ile tanıştı.
2023 yılında ise yüzyılın depremine şahit oldu…
Tüm bu olaylara 30 yıl içinde şahit olan bu nesil “Nasıl bir döneme rast geldik böyle?” diye hayıflanmakta haksız mı?
1....

2...

3...-1

PORSUK BARAJI NE ALEMDE?

Porsuk barajı Eskişehir’in kullanma suyunun tek kaynağı…
Geçmişte porsuk nehrinin taşması sonucu yaşanan sel felaketlerinin ardından barajın yapımına karar verilmiş.
***
Barajın yapımı 1947 yılında tamamlanmış.
64 sel felaketinin ardından baraj 1966-72 yılları arasında genişletilmiş.
50 metre yüksekliği, 224 bin metrekare gövde hacmi bulunan bir baraj Porsuk barajı…
***
Nereden baksanız 70 yılı aşkın süredir faaliyet gösteriyor…
Zaman zaman, özellikle de depremler sonrasında ister istemez gündeme geliyor Porsuk barajı…
Eski yapı olması nedeniyle yapı yorgunluğu olduğu, dibi yıllardır çamur tuttuğu için bu çamurun yapıya baskıda bulunduğuna ilişkin endişeler dile getiriliyor.
Bir deprem yaşaması ve yıkılması halinde Eskişehir merkezinin sular altında kalabileceğine yönelik korku ifade ediliyor.
***
Kahramanmaraş merkezli deprem faciasının yaşanmasının ardından, Eskişehir’in depremselliği gündeme gelince, okurlardan da sık sık Porsuk barajının durumuna ilişkin bilgi edinmeyi içeren sorular geliyor…
Teknik adam ve konunun uzmanı olmadığımız için Porsuk barajının durumu ile ilgili bu sorulara elbette cevap veremiyoruz…
Ancak…
Barajın durumuyla ilgili edinmek istedikleri bilgiler için, ilgili makamlara bu köşeden ancak bir açıklama yapmaları için çağrıda bulunabileceğimizi söylüyoruz…
***
Umarız bu çağrımız dikkate değer bulunur ve DSİ ya da Vilayet tarafından, Porsuk barajının yapısal durumuna ilişkin bir açıklama en kısa süre içinde yapılır… 
Böylece Porsuk barajının şu anki durumu ile ilgili okurların da bizlerin de merak ve endişeleri giderilmiş olur…
porsuk-2