Eskişehirspor'a acil para lazım...
81 ilin yöresel ürünlerin satışa sunulacağı bir organizasyon belediyelerden yer talep ediyor.
Belediyeler de “Size yer tahsis ederiz ama Eskişehirspor'a maddi destek sağlamak kaydıyla” diyor.
***
Organizasyonu yapan firma kabul ediyor bu şartı.
Yöresel Ürünler Festivali adı altında gerçekleştirilecek organizasyonun gelirinin Eskişehirspor'a kalması için el sıkışılıyor.
***
Ancak...
Esnaf Odaları ve Ticaret Odası karşı çıkıyor bu duruma.
“Şehrin esnafı ve tüccarı dururken dışarıdan gelecek insanlar bu şehirde yaşayanlara satış yapacak. Hem bu şehrin parası şehirden gitmiş olacak, hem de bu şehrin esnaf ve tüccarı mağdur olacak”diyor.
***
Şimdi...
Belediyeler bu izni verip, bu izin karşılığında şart koştukları geliri kendilerine almış olsalar, esnaf ve tüccar temsilcileri bu işe kaşı çıkmakta bir nebze haklı bulunabilirler.
Fakat başta da söylediğimiz gibi Eskişehirspor'a para lazım ve belediyeler de Eskişehirspor'a yardım etme adına olabilecek tüm imkanları kullanma sözünü vermiş.
Eskişehirspor'a böyle de doğrudan para kaynağı sağlayacak bir organizasyon izni önlerine gelince de hiç tereddüt etmeden vermişler izni.

O yüzden...
Esnaf ve Tüccar temsilcilerinin bu aşamada yapacağı iki şey var.
Birincisi ;“Belediyeler bu Yöresel Ürünler Festivaline izin vermesin. Onların Eskişehirspor'a sağlayacağı maddi katkıyı sırf üyelerimiz mağdur olmasın diye biz seve seve karşılayacağız.” demek ve organizasyondan gelecek para kadar bir meblayı götürüp kulübe bağışlamak...
İkincisi de;”Bu festival sırf Eskişehirspor'a maddi fayda sağlayacağı için bu defa bir gözümüzü kapatıyor ve görmezden geliyoruz”demek...
Görünen o ki; geliri Eskişehirspor'a kalacak bu festivalin yapılmasına karşı çıkanlar  iki seçeneği de yapmaya pek gönüllü değil.

AFET “HER AN GELEBİLİRİM” DİYOR...

AFAD tarafından hazırlanan ve kamuoyuna da duyurulan bir rapor var.
Söz konusu raporunun ismi;  İl Afet Risk Azaltma Planı raporu...
Bu rapora göre:
Tepebaşı ilçe sınırları içinde bulunan Aşağı Söğütönü, Şirintepe, Uluönder, Çamlıca, Ertuğrulgazi, Hoşnudiye, Eskibağlar, Güllük, Yenibağlar, Ömerağa, Mamure, Işıklar, Şeker, Fevziçakmak, Zafer, Kumlubel ve Fatih Mahalleri deprem tehlikesi ve sıvılaşma tehlikesi açısından önlemli alanlar...
***
Yine Tpebşı sınırları içinde bulunan Sazova, Çamlıca, Ertuğrulgazi, Aşağı Söğütönü, Zincirlikuyu, Şirintepe, Yeşiltepe, Sütlüce, Fevziçakmak, Gazipaşa, Esentepe, Zafer, Kumlubel, Bahçelievler, Şarhöyük, Tunalı, Şeker, Yenibağlar, Eskibağlar ve Hoşnudiye Mahalleleri ise kütle hareketi tehlikeleri ve yüksek eğim açısından sorunlu mahalleler...
***
Odunpazarı ilçesi sınırları içinde bulunan Sümer ve 75. Yıl Mahalleri ise deprem tehlikesi ve sıvılaşma tehlikesi açısından önlemli alanlar  
olurken, yine aynı ilçe sınırları içinde kalan 75. Yıl, 71 Evler, Karacahöyük, Gündoğdu, Gökmeydan, Kurtuluş, Sümer, Vişnelik ve Orhangazi Mahalleleri ise kütle hareketi tehlikeleri ve yüksek eğim açısından sorunlu mahalleler konumunda...
***
Raporda ayrıca, Eskişehir'in Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde bulunmasının yanı sıra Eskişehir merkezi ve ilçelerini etkileyebilecek özellikte 100 km çapında 17 fay zonu bulunduğu belirtiliyor.
***
Tüm bunlar göz önüne alındığında, tam anlamıyla bir deprem bölgesi olan Eskişehir'de ilçeler dahil tüm belediyelerin, imar düzenlemelerinden başlamak suretiyle afet riskini en aza indirecek çalışmaları diğer tüm projelerin önüne geçirmesi gerekiyor galiba...

Eskişehir-50

FAKİRLER DE GELMESİN ARKADAŞ!

“İki kişi şunu yedik, şunu içtik 3 bin lira ödedik”
“Dört kişi gittik, yediğimiz içtiğimiz de şunlardı 7 bin lira hesap geldi”
“Şu mekanda arkadaş gurubumuz bir yemek organize etti. Kişi başı 2,5'dan bize 5 bin liraya patladı”

Yukarıda dile getirdiğimiz yakınmaları hemen her gün duyar hale geldik
Bazıları bu yakınmalara inanmayacağımızı düşünerek, söylediklerini ispat etmek için mekanlardan aldıkları hesap fatura ve fişlerini göstermeye başladı...
***
Fiyatlar gerçekten son derece abartılı.
Fakat buna rağmen işletmeler fahiş fiyatlara ses çıkartmayan ve son birkaç yıldır sermaye transferleriyle kolay para kazanarak zenginleşen kesimlere oynuyor.
***
Sonuçta; O gelen hesabın yüksek oluşundan yakınanlar aynı mekanlara, yine aynı fahiş hesabın geleceğini bile bile gidiyor!
Yani...
Her şeye rağmen talep devam ediyor mu? Ediyor...
***
O yüzden...
Halkın alım gücünün ne durumda olduğu, ne o mekanlara gidenleri ne de mekanların işletmecilerini pek ırgalamıyor.
Kısacası...
“Nasıl olsa hazırda müşterim var. Fakirler de gelmesin arkadaş!” deniliyor...