Geçen hafta bugün, gelenekselleşmiş bir kutlamaya ayırmıştık sütunumuzu!.. 
Okumuş olmalısınız, bizim medya dünyasının önemsediği “Çalışan Gazeteciler Günü” ile ilgiliydi o kutlama. Medyaya emek vermiş “emekli” arkadaşlarımızın da katılımcı olduğu o kutlamayı birlikte düzenleyen üç kuruluşun da adını bir kez daha tekrarlayalım:
-Eskişehir Büyükşehir, iki merkez ilçe Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyeleri… 
Bu nedenle gerçekleşen buluşmadan notları da hafta içi yazımda aktarmıştım. Ama o günün öğle sonrasında Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin bir “Basın Buluşması” daha vardı ki, 
-Gecenin gölgesinde kaldı!.. 
*** 
Meslektaşlarımın yoğun ilgisi vardı gerçekten de.  Amacını bilmiyorduk buluşmanın. Oraya giderken sayın Ünlüce’nin “erken 31 Mart anması” türünden bir söyleşide bulunacağımızı düşünmekteydim!
Malum 31 Mart, CHP ve doğal olarak Eskişehir’in yerel seçim zaferinin taçlandırıldığı gündü. Bir rastlantı “Ayşe Başkan”ın başkanlık adaylığı da, heyecanlı bir bekleyişin ardından  10 Ocak’ın kutlandığı gecede belli olmuştu. 
-Erken 31 Mart anması vurgulamamın nedeni de buydu!.. 

Sosyal üstyapı derken…

Başkan Ünlüce, sözlerine  10 Ocak’ı anımsatarak kutladıktan sonra, sözlerine hazırladığı konuşmasının çerçevesi içinde sırasıyla “gerçekleştirdiği” hizmetleri irticalen üstelik “yumuşak vurgulamalarla” devam etti anlatmaya. 
Arada kısa notlar almaya çalışıyordum ama gerek yokmuş!..  Zira çıkarken görevliler herkesin eline birer broşür tutuşturdu ki, “başardıklarının” tümü onun içinde… 
Çıkışta şöyle bir karıştırınca gördük ki onların hemen tümü “insana dokunan” icraatlar. O nedenle “sosyal üstyapı” olarak niteledim onları!.. 
Başta, en son proje olarak “Kent Lokantası” bulunuyordu. Birkaç ay içinde ikincisi açılmıştı ki, gözlemlerime göre ilgi büyük. Bu arada Sayın Başkan’dan hayırseverlere bir uyarı notu;
“Hayırseverlerin ‘kentlokantası.eskişehir bel,tr.’ Üzerinden satın aldıkları öğünleri gerçek ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza lokantamızda ücretsiz olarak ikram ediyoruz” 
Hemşerilerimize harika bir “dayanışma çağrısı” değil mi sizce de…. 
*** 
Diğer sosyal üstyapı örneklerinden bazılarını da başlıklar halinde sıralamam gerekirse;
-Ulaşımda geceyi sabaha bağladık, Öğrenciler istedi ‘bas geç’ uygulaması hayata geçti, Öğrenciler için günaydın çorbası, Kız öğrenci misafirhanemizi hizmete sunduk… 
*** 
Daha onlarca sosyal üstyapı ve kentsel altyapı çalışmaları var ki broşürde onları darada bir anımsatmak gerekecek okurlarımıza… !0 ayın göstergesine göre ;
-İyi başladın, başardın, başaracaksın Sayın Başkan… 
Hemşerilerimizin desteğiyle yola devam!..  
---------------------------- 

‘Eskişehir’i, Ankara’nın
Mahallesi yapacağız(!)’

Önce zamlardan, pardon “fiyat ayarlamalarından” başlayalım!. 
Ayarlamaları “devlet yapıyor” diyeceğim ama doğru söylemiş olmayacağız. Ya kim?.. 
-Devleti yöneten (yönetemeyen mi demeliydim) iktidar sahipleri!.. 
Sabahtan gece yarısına, “ayarlama” haberleri okumaktan, dinlemekten;
-Millet olarak bunalımdayız!.. 
O nedenle ben, “çeşitli nedenlerle” Eskişehir ahalisi için özel anlamı olan bir zamdan söz edip. Kısa keseceğim…
-Zammın adı Hızlı Tren!.. 
*** 
Öncesini, gelmişini-geçmişini anlatmadan önce, “mecburen” bindiğimiz  hızlı trenin biz Eskişehirlilere yansıyan zammı yazayım;
-Eskişehir-Ankara 280 TL’den, 390 TL’ye yükselmiş. İstanbul’a gidiş ise 505 liracık. 
Bu tarife 2022-23’te 136,  2023-24 yılında ise 225 lira imiş. 
Unutmayalım, gidiş-dönüş tarifesi ise 2022’den bu yana iptal edilmiş!.. 
*** 
Hızlı trenin ilk yılıydı galiba. Zamanın ulaştırma bakanının bir sözü aklımdan çıkmaz;
“Hızlı trenle birlikte Eskişehir’i Ankara’nın mahallesi yaptık!..
Bu “mecaz” üzerine tepkimi gösterdiğim bir yazı yazdığımı da hatırlarım. Ama;
-Galiba adam haklıydı!..
Öyle ya Ankara ile Eskişehir arası 1.saat40 dakika. Fiyat da uygun!.. Bizim kentteki bir üniversiteye kaydolan Ankaralı bir öğrenci;
-Gündüz okulda, akşam evinde… 
O yıllarda bu pratiği uygulayanlar da vardı, iyi mi?
Hadi bakalım, şimdi de uygulasınlar!...