“Zengin yaşamak, zengin ölmekten daha iyidir.” diyor, Samuel Johnson.

Çalışma hayatı boyunca her insanın hayal ettiği şeylerden biri de, zamanı geldiğinde emekli olabilmek ve bu yeni sayfayı açarken, hayalini kurduğu hedefleri gerçekleştirmektir.

Kimi ülkeler bunun planlamasını yapar ve günü geldiğinde çalışanının haklarını eksiksiz teslim eder.

Gelişmekte olan ülkeler de ise kanunlar yapılır ama uygulamada sürekli sorunlar yaşanır.

Bizim gibi ülkelerde ise istisnalar hariç, çalışma hayatı ve sonrasında konforlu ve huzurlu bir hayat, hayalden öteye gitmiyor nedense.

Tabi ki bunu başaran ve örnek teşkil eden ülkeler var.

Rüya gibi belki ama 65 yaşına geldiğinizde; bir sabah hükümetten yazılı bir mesaj geldiğini düşünün.

Emekli maaşınızı size yatırabilmemiz için lütfen hesap numaranızı bildiriniz.

Herhangi bir sorununuz varsa, personelimizin size yardımcı olabilmesi için bize haber vermeniz yeterlidir.

Artık her emekli için, bu ülkede vergiler yarıya iner.

Su, elektrik, doğalgaz ve sağlık hizmetleri çok uygun fiyatlara vatandaşa sunulur.

İlaçların birçoğu ücretsiz ya da minimum ücretle verilir.

Diş hekimliği hizmetleri de tamamen ücretsiz olup yıl boyunca diş hekimliğini ziyaret etmediğiniz takdirde, bu alan için tahsis edilen miktar kendisine iade edilir.

Kişinin yıllar boyunca harcadığı emek ve göstermiş olduğu özveri takdir edilir. 

Hizmetteki karşılığı hesabına yatırılır.

Yatırılan miktarla; ister ülkeyi baştan başa gezer isterse dünya turuna çıkar.

Bahsettiğimiz bu ülke öyle doğalgaz yatakları, petrolü ve altın yatakları, yedi iklimi, dört mevsimi olan bir yer değil.

Orta ölçekte sayılabilecek bir Avrupa ülkesi olan Belçika’dır.

Birçok Avrupa ülkesi de bu düzeydedir.

Peki bunun sırrı nedir diyeceksiniz?

Çok basit, sadece yanlış yapmadan çalışan insanların, işini doğru yapan hükümetlerin ve liyakat sahibi yöneticileri var.

Bizde de var ama ipin ucu bir yerde kopuyor nedense.

Bütün dünyada emeklinin rüyasıdır zengin yaşamak, çünkü zengin yaşamak zenginlik hayaliyle ölmekten daha iyidir.