İnternete ilgisi olan okurlarım bilir.
Benim de ilgi alanım içinde olan “kent belleği” konusunda da epey bir grup oluşturmuş hemşehrilerimiz. Bunlardan biri ve en çok izlenen grubun adı;
-Dünüyle bugünüyle Eskişehir..
Katılımcıları, üyeleri de epey aktif. Anılar, bunlara ilişkin fotoğraflar ilgiyle izleniyor doğrusu:
Grubun iki yöneticisinden biri Atila Doğan, diğeri ise Ali Akyüz. Yakın bir süre önce Atilla bir düşüncesini aktırmıştı.
“-Hüsnü Abi, Eskişehir Sanayisi üzerine söyleşi düzenlemek istiyorum. Konuşmacılar da Rüştü Bozkurt ve ESO Başkanı Cemalettin Kesikbaş’ı düşündüm.”
Ayrıca bunu Mümtaz Zeytinoğlu anısına yapacağını söylemesi daha bir ilgimi çekti. Benim açımdan heyecan vericiydi doğrusu. Zira hem Sevgili ağabeyim Mümtaz Zeytinoğlu, hem de “O’nun eseri” saydığım Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulması aşamasındaki mesleki anılarım geldi aklıma.
***
Bu arada konuşmacılardan dostum Dr. Rüştü Bozkurt, Sakarya’daki dün yazısında, toplantıda hangi konulara değineceğini aktarmış okurlarına. Kuşku yok hem Bozkurt, hem de ESO Başkanı Kesikbaş ilginç konulara değinecekler.
Sanayi Odası kuruluyor!..
Konuya ilişkin ilk anım, yukarıdaki başlıkta ifadesini bulduğu gibi Eskişehir Sanayi Odası’nın kuruluşuyla ilgili.
Meslekte profesyonel anlamda ilk yıllarım. O günlerde şehrimizde üç gazete, Sakarya, İstikbal ve Milli İrade yayında. Onlarda çalışan diğer meslektaşlarım gibi sabahtan öğlene ilk işimiz, tamamı vilayet binasındaki “daire müdürlüklerini”, meslek odalarını, Sendikalarını Emniyet ve Jandarmayı dolaşıp haber toplamak.
Sanırım 1968 yılı olmalı. Valilik özel kalemi Sıtkı Bey’in odasında, bir tanıdık yüz, Erden Şekerleme sahiplerinden Orhan Erden beklemede. “Hayrola abi” sorusuna verdiği yanıt;
“Vali Bey’e (Mustafa Karaer) kuruluş dilekçemizi verip, resmi işlemleri başlatmak.”
Neyi kuruluşu olduğunu biliyorum!.. Bir süredir bir grup sanayicinin Eskişehir Ticaret ve Sanayi Odası’ndan ayrılıp, “Sanayi Odası” kuruluşu için toplantılar yaptığı çalışması yürüttüğü haberleri de kulağımıza gelmekteydi. Anlaşılan;
-Teşebbüs fiilen gerçekleşiyor, Eskişehir Sanayi Odası kuruluyordu!..
Haberi heyecanla yazdığımı anımsıyorum. Kurucu Yönetim Kurulu başkanı olarak (sanırım) İsmail Kanatlı’nın adını verdiğimi de…
‘Gel bakalım Hüsnü, konuşalım seninle.’,
Açıkçası, ETO’dan niçin ayrılmıştı Eskişehirli sanayiciler? Belli bir düşünceleri vardı ama neydi? Ticaret Odası içinde de ağırlıklı olarak temsil edilmekteydiler. Sonra “Eskişehir Sanayisi” ne anlam ifade ediyordu ki?
-Kiremit fabrikaları, Un Fabrikaları ve buna bağlı olarak birkaç yıllık kuruluş olarak Eti Bisküvi Fabrikası?
Elbet Eskişehir Sanayisinin lokomotifi Demiryolu Fabrikaları, Şeker Fabrikası ve Basma Fabrikası ile övünüyorduk ama, onlar birer “kamu İktisadi Teşekkülü” değil miydi? Üstelik;
-Bir Sanayi Çarşımız yok muydu bizim!..
***
Sanayi Odasının kuranların, onun ötesinde neyi amaçladıkları çok geçmeden kamuoyuna yansıyacaktı. (O sırada Mümtaz Zeytinoğlu yeni Başkan…)
-Organize Sanayi Bölgesi kurmak!..
O tarihlerde Birkaç ilin dışında yaşayanların böyle bir kavramdan haberleri yoktu, bu kesin!.. halkın yorumuyla;
-Fabrikalar Bölgesi olmalı!..
Evet bir anlamda doğruydu ama nasıl bir bölge ve nerede kurulacağı üzerine tartışmalar giderek yoğunlaştı. İlk düşünülen yer, Bursa yolu civarı… Sonra Ankara yolunun sol tarafından kalan Sultandere ve Kanlıpınar köylülerine ait tarım arazileri, tarlalar…
Tartışma da bunun üzerineydi. Kuruluşlar açıklamalar yapıyor, biz de gazetelerimizde bunu haberleştiriyorduk.
***
Bir gün gazeteden beni aradı Mümtaz Abi…
Protokol gereği “Mümtaz Bey, “ diyordum elbet. Abilik ise epey eskiye dayanıyordu. Babam Osman, O’nun babası Mesut Bey’in Tepebaşındaki benzin istasyonun da çalışıyor olmasından!.
Evet, telefonda bu ilişkiye dayanarak olmalı, biraz eleştirel bir tonda konuşacaktı;
-Sanayi Odasına gel bakalım Hüsnü. Biraz konuşalım seninle!..
Sanayi Odası Şimdilerde yıkılmakta olan Orduevi yanındaki Halk Bankası binasın ikinci katında.
Dedik ve bize ayrılan yeri de doldurduk. “Neler konuştuğumuzu” ve de “Nasıl bir Komünist” olduğumu sonraki yazıya sakladım!..