Eskişehirspor için Belediye Başkanları, Milletvekili, Oda Başkanları ve eski Kulüp Başkanlarının katıldığı bir zirve yapıldı.
***
Yapılan zirvede Eskişehirspor Kulüp Başkanlığına Ulaş Entok'un getirilmesi konusunda mutabakat sağlandı.
***
Sağlanan bu mutabakat doğrultusunda Eskişehirspor Kongresi toplanacak ve kongre gününe kadar yönetimini şekillendirecek olan Ulaş Entok, herhangi bir görüş ayrılığı olmazsa kongrede Eskişehirspor başkanı seçilecek.
***
Yapılacak olan kongre Eskişehirspor açısından önemli.
Umarız Eskişehirspor kongresinde, Eskişehirspor'un maçlarını oynayacağı Stadyumun isminin “Atatürk” olması için de bir tavsiye kararı alınır.
***
Malum yeni stadyum yapıldığından beri zaman zaman verilen sözlere rağmen Eskişehir Yeni Stadyumunun ismi “Atatürk” yapılmadı...
***
Belki kongrede alınacak bu yöndeki tavsiye ve talep isteği, söz verip da bir türlü “Atatürk” isminin verilmesini sağla(ya)mayanlara bir hatırlatma daha olur!

HIRSIZLIĞA KURBAN EDİLEN DÜRÜSTLÜK!

Oda, Dernek, Kulüp, Örgüt, Parti, Belediye, Ülke…
İçinde bulunduğunuz ve içinde olmaktan da gurur duymak istenilen kurumlar bunlar.
***
Birileri tarafından yönetiliyor yıllarca.
İyi yöneten var, kötü yöneten de…
Yönetmek için hakkıyla bu saydığımız kurumların başına gelenler var, haksız yere gelenler de.
***
Bunun yanı sıra…
Tesadüfen gelip koltuğa oturanlar da yok değil hani…
Genelde…
Bir parçası olduğumuz ve aidiyet duyduğumuz bu kurumların iyi yönetilmesini isteriz.
Başarı getiren çalışmalar ortaya konulmasını bekleriz.
Böylece.
Aidiyet duyduğumuz bu kurumlarla övünme, gurur duyma hazzını yaşayabilelim.
***
Ancak…
Çoğu zaman yöneten kişi konusunda şanslı değilizdir.
Zira…
İster Oda, Dernek, Kulüp olsun, isterse örgüt, parti ve hatta ülke yönetimi olsun iki tip yönetici çıkar karşımıza.
Birincisi: dürüst ama beceriksizdir.
İkincisi ise: becerikli ama hırsızdır.
Hem becerikli hem de dürüst olanını bulamadığımız için bu iki yönetici tipinden birini seçmek durumunda kalırız.
Genelde seçtiğimiz ise, becerikli ama hırsız olandır.
***
Çünkü…
Dürüst ve beceriksiz yönetici ile başarıyı görmenin mümkün olmadığını düşünürüz.
Hırsız ama becerikli yönetici ile en azından başarıyı görme şansımız vardır.
-“Tamam, öyle bir kötü tarafı var ama bu işi de bu yapar kardeşim!…” deriz çoğu zaman.
O içinde bulunduğumuz kurumlara aidiyet hissediyoruz ya…
Hissettiğimiz o aidiyet nedeniyle, şartlar ve bedel ne olursa olsun başarıyı görmek istiyoruz ya…
O başarı sayesinde gurur duyacak ve egolarımızı tatmin edeceğiz ya…
Hiç düşünmeden basarız oyları hırsız olduğunu bildiğimiz ama becerikli olan yöneticilerin üstüne.
İşte…
O yüzden hırsızlar, beceriksizlerden daha makbul, daha değerli, daha kıymetlidir.
***
İşte…
O yüzden dürüstlük meziyet olmaktan çıkmış, hırsızlığa kurban edilmiştir ve bunun suçu da galiba herkesin suçu… 

BELEDİYELER SİNEKLERİN ÖLMESİ İÇİN KIŞ AYLARININ GELMESİNİ Mİ  BEKLİYOR?

Hava sıcaklığı bir anda 28-30 derecelere çıktı.
Evlerde kapı pencereler açılırken, insanlar da kendilerini dışarıya attı.
Ancak...
Bu sıcak havada pencere açmada da dışarı çıkmada da bir sıkıntı var.
Zira...
Dışarısı bildiğiniz sinek-sivrisinek kaynıyor!
Hal böyleyken yine dışarıda bir tane belediye ilaçlama aracı görmek mümkün değil...
Normalde ilaçlama araçlarının şu günlerde şehrin her yerinde dolaşması lazım.
Ama gelin görün ki ortalık sinek dolu ama ortalıkta ilaçlama aracı yok!
Ne diyelim?
Galiba belediyeler sineklerin ölmesi için kış aylarının gelmesini bekliyor!

VAZİYET TAM DA BU!

Seçim kampanyasında, "Her vatandaşımla tek tek ilgileneceğim" sloganını kullanan Temel, seçimi ezici bir üstünlükle kazanmış. Başkan olan Temel, bu sözünü tutmak için bir cezaevini ziyarete gitmiş. Mahkumlara sorular sormaya başlamış:
- Sen niçin buradasın?
- Kader kurbanıyım Sayın Başkanım, suçsuzum!..
Başka bir mahkuma sormuş:
- Sen niçin buradasın?
- Yanlışlıkla buradayım Sayın Başkanım, suçsuzum!
üçüncü mahkuma sormuş:
- Peki, sen niçin buradasın?
- İftiraya uğradım Sayın Başkanım, günahsızım!
Cezaevindeki son mahkuma kadar aynı soruyu soran Temel, hep aynı yanıtları almış:
- Suçsuzum Sayın Başkanım!
Aynı soruyu son mahkuma sormuş:
- Peki, sen niçin buradasın?
- Suçluyum, Sayın Başkanım, cezama razıyım!..
Temel sinirlenmiş ve cezaevi müdürüne emir vermiş:
- Atın bu adamı dışarı,içerdekilerin ahlakını bozacak!