Yaşadığımız ekonomik krizin yanı sıra siyasi, toplumsal içerikli zorluklarımız da her geçen gün artmaya devam ediyor.
Bu bağlamda sorunlar yumağı içinde bulunan gençlerimiz de kendi geleceği ile ilgili büyük bir belirsizliği yaşıyor.
Milyonlarca gencin yaşamının akışını belirleyen üniversite yerleştirme sonuçlarının açıklanmasından sonra da benzer şekilde öğrenciler ve veliler için ‘yeni bir kriz’ başladı.
Karşı karşıya oldukları sorunları düşününce ‘yerleştirme mutluluğunun’ kısa sürdüğü söylenebilir.
Tahmin edebileceğiniz gibi ‘Yurt sorunundan’ söz ediyorum.
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın yurt kapasitesini arttırmaya yönelik girişimlerinin yeterli olmadığı ortada.
Koşullar bir önceki öğretim yılına göre bu yıl daha da ağırlaştı denilebilir.
Özel yurt fiyatları genel maliyet artışları nedeniyle çok fazla yükseldi.
Barajın kalkması nedeniyle üniversitelere yerleşen öğrenci sayısının artması bu dönem çok daha fazla öğrencinin yurt talep etmesine neden olacak ve yer bulmak zorlaşacak.
İçişleri Bakanlığı’nın 81 ilde Valiliklere gönderdiği ‘Güvenlik ve Barınma Tedbirleri’ genelgesine göre boş durumdaki lojmanların yurt olarak kullanılması, kamuya ait misafirhane gibi yerlerin kullanıma açılması, bina kiralamaları yapılması isteniyor.
Ne yazık ki sosyal devlet ilkesinin gereği olan kamusal destek politikalarının geliştirilmesi yerine günlük çözümlerle konuya yaklaşılıyor.
…
Öğrenciler, KYK yurtlarının kapasitesi talebin çok altında kaldığı için bu yıl da diğer seçeneklere başvurmak zorunda kalacak.
Özel yurtlara başvuranlar örneğin Ankara’da yıllık 40 bin TL ile 120 bin TL arasında ödeme yapmak durumundalar.
Tek kişilik oda olduğunda ise fiyatlar değişiyor.
Özel yurtlarda yemek fiyatları da enflasyona bağlı olarak güncellendiği için öğrenciler bu öğretim döneminde daha fazla zorlanacaklar.
Eskişehir’e bakıldığında kahvaltı, yemek olmaksızın sadece oda için 10 aylık minimum 30 bin TL isteniyor.
Başka bir sorun da özel yurtların bir kısmı KYK yurduna başvuran öğrencilerin kaydını yapmıyor.
Bazıları ise yurttan ayrılma durumunda barınma ücretinin % 30’unu talep ediyor.
…
Yurt yerine apart daire kiralamak isteyenler için de fiyatlar çok yüksek seviyelerde.
Apart dairelerde ev arkadaşı arayanlar için minimum ücret 1.000 TL’den başlıyor.
Elektrik, su, ısınma ve internet dahil olursa oda fiyatı aylık 4.200 TL gibi bir seviyeye çıkıyor.
Aldığım bilgilere göre Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi’ne yakın bölgede 1+1 dairenin kirası 3.900 TL civarında.
Genel olarak bakıldığında yemek hariç sadece barınma için aylık minimum 3.000 TL’yi bulan bir harcamayı öngörmek gerekli.
Yemek, ulaşım ve öğrencinin bölümüne bağlı olarak değişen harcamalar eklenince gerçekten de aileleri çok fazla zorlayacak bir maliyet ortaya çıkıyor.
İçişleri Bakanlığı bahsettiğim genelgede üniversite öğrencilerinin konaklayacağı yurt, pansiyon, apart vb olası yerlerde fahiş fiyat artışlarına izin vermeyeceğini açıkladı.
Serbest piyasa ekonomisinin geçerli olduğu bir ülkede özel yurtlar ve kiralanan apart dairelerin fiyatının Bakanlık tarafından nasıl denetleneceği konusu ise belirsizliğini koruyor.
Konut kiralamada olduğu gibi artışa üst sınır mı getirilir, bilemiyorum.
…
Öğrencilerin barınma sorunu ile ilgili olumsuz tablo ortadayken İçişleri Bakanlığı’nın muhtemel tepki eylemlerinin önünü kesmek için hazırlık yaptığı anlaşılıyor.
Bakanlık tarafından “Sosyal medya üzerinden yapılacak dezenformasyon içerikli provokatif paylaşımlara karşı teyakkuzda olunarak suç unsuru teşkil eden paylaşımları yapanlar” hakkında gerekli işlemler yapılacak.
Görülüyor ki, sorunları çözmek yerine “Barınamıyoruz” diyen gençler suçlu ilan edilerek, seslerini duyurmaları yine engellenecek.
…
Maddi olanaksızlık içindeki milyonlarca gencin ‘okulunu bırakmasına’ ‘kaydını dondurmasına’ neden olan ‘barınma sorunu’ bu anlayışla yakın dönemde çözülür mü???