Eskişehir’in sürdürülebilir rekabetçi üstünlüğünü yakalamasında, en temel silahlarıyla ilgili hiçbir planı ve yol haritası yok.
Ne bürokrasinin, ne akademik çevrenin bu konuda geleceğe yönelik bir hedef, bir faaliyet programı tartıştığını gördünüz mü?
Ama hepsinden önemlisi kentin siyasetçisinin kamuoyuyla paylaştığı bir eylem planından, bir vizyondan haberi olan var mı?
***
Hadi daha sıradan bir görev tablosu koyalım önümüze; aşağıda en az 30 yıldan beri yapılması gereken ulaşımla ilgili çeşitli işler duruyor:
-Yeni çevre yolu
-Mevcut çevre yolunun eksiklerinin bitirilmesi
-Komşularımız Afyon ve Bolu’ya düzgün ulaşım yolları
-Bozüyük, Organize Sanayi banliyö hatları
-Hava ulaşım hatları
-Limana demiryolu bağlantısı
-Lojistik yükleme merkezi
-İzmir hızlı tren hattı
-Kargo merkezi
Bu liste bırakınız uzun vadeli stratejik ulaşım planlarını, büyük kısmı 30 yıl önce bitmesi gereken rutin işleri gösteriyor. Merkezi siyasi ve bürokratik idare tarafından yapılması zorunlu olan bu işlerin en azından bir kısmının sonuçlandırıldığını söyleyebilir miyiz?
***
En azından gelecekte yapılacak tarihleri beyan edip, takipçi olmuşlar mıdır? Eskişehir halkına, yıllar önce bitmesi gereken bu işler ile ilgili herhangi bir bilgi verme sorumluluğunu hissetmişler midir? Bu soruların cevabı ne yazık ki kocaman bir sıfırdan ibarettir.
***
Bunların hepsinden daha kötüsü, yapılması gerektiği halde yapılmayan işlerin takibinin bırakılması, gündeme getirilmemesi veya unutturulmaya çalışılmasıdır. Yerel siyasetçinin böyle bir şeyi bilinçli ya da bilinçsiz yapmasının sadece tek bir anlamı olabilir: “Eskişehir’in vazgeçmesinin söz konusu bile olmadığı, stratejik hedeflerinin unutturulup, şehrin çıkmaz yollara yönlendirilip güçlenmesini engellemek.”
***

Not: yukarıdaki yazı 2012 yılında, Makine Yüksek Mühendisi Ethem Aybars Özer'in tarafımıza gönderdiği bir mektupta yer alan satırlar.
Arşivimizi karıştırırken çıktı karşımıza.
Öyle tespitlerde bulunmuş ki, aradan 13 yıl geçmesine rağmen tespitleri bugün için bile geçerliliğini koruyor.
Bu aynı zamanda, Eskişehir'in 13 yılda, özellikle de ulaştırma alanında bir adım dahi ileriye gitmediğinin kanıtını oluşturuyor.
Baksanıza; şehrin özellikle ulaşım ve ulaştırma ile ilgili halledilmesi sıradan olan işlerin sayısı bile 9'dan 8'e düşememiş.

T R E N

AMAN HA! HEVESLENEYİM FALAN DEMEYİN SAKIN!

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Çevre Yolu’nun önemine dikkat çekerek, yıl sonunda projenin büyük kısmının tamamlanacağını duyurdu. 
Bakan Uraloğlu, çalışmaların hızla sürdüğünü ve projenin, şehrin kuzeyini çevreleyen önemli bir geçiş güzergâhı oluşturacağını belirtti.
Bakan Uraloğlu, mevcut çevre yolunun artık şehir içinde kaldığını ve bunun şehir trafiğinde büyük sorunlara neden olduğunu söyledi. 
Yolun özellikle ağır taşıtlar tarafından yoğun bir şekilde kullanıldığına dikkat çeken Bakan Uraloğlu, her 100 araçtan 41’inin ağır taşıt olduğunu belirtti. 
Bu durumun egzoz emisyonu ve trafik sıkışıklığı gibi çevresel ve toplumsal sorunları da beraberinde getirdiğini ifade eden Uraloğlu, yeni çevre yolunun bu sorunları büyük ölçüde çözeceğini vurguladı. 
***
Bakan Uraloğlu'nun yukarıda yazdığımız konuşmasını buraya kadar okuyup da “Amanın! Sonunda Eskişehir'e alternatif çevre yolu yapılıyor” diye beyhude bir hevese katılmadınız umarım!
Zira...
Bakan Uraloğlu bu açıklamayı Malatya'nın alternatif Çevre Yolu için yapmış!
Baksanıza; Malatya Çevre Yolu şehir içinde kalmış ve bu durum şehir içi trafiğinde de sıkıntı yaratıyormuş.
Ne güzel değil mi?

B A K A N-2

HAİN KİM?

Bir süredir herkes birbirini hainlikle suçlamayı adeta moda haline getirdi ya, ülkede neredeyse hainlikle suçlanmayan kimse kalmadı.
Kelimenin bu denli fazla ve herkese karşı kullanılır hale getirilmesi, “Hain” kelimesinin de aleni kullanılan kelimeler arasına girmesine neden oldu.
Halbuki “Hain” kelimesi ihanet içinde olanlara karşı kullanılan son derece ağır bir tanımlamayı içeriyor.
Dün bir yerde rastladık “Hain kime denir?” başlıklı şu yazıya rastladık:
-Emaneti ehline vermeyen haindir!
-Devleti ve milletini satan haindir!
-İşini doğru yapmayan haindir!
-Kamu malını çalan haindir!
-Ayrımcılık yapan haindir!
-Nefret körükleyen haindir!
-Rant kaygısı olan haindir!
-Rüşvet alan haindir!
-Vatanı işlediği suça kalkan yapan haindir!
-Herkese “Hain” diyen haindir!
Siz siz olan, yukarıda sıralananları yapanların dışındaki insanları hainlikle falan suçlamayın.
Hain tanımını hak edenlerin bari suçu hafiflemesin!