AK parti'de seçim öncesi yaşanan ama “Seçim var” diye su yüzüne çıkmayan sıkıntının, alınan başarısız seçim sonuçları sonrasında devam ettiğini ve resmen su yüzüne çıkmaya başladığını bu köşede yazmıştık.
***
Yine bu köşede seçim öncesi il başkanlığına atanan Gürhan Albayrak'a genel merkezden “Yönetimini oluştur” denildiğini, Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe başkanlarının ise partide hiçbir şeyden haberdar edilmediklerini dile getirerek istifa noktasına geldiklerini ifade etmiştik.
***
Hatta.
Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe başkanlarının parti müfettişini Eskişehir'e davet ettiklerini ve görüşmede “Partide bu durum böyle devam edecekse biz affımızı isteyeceğiz “diyeceklerini de dile getirmiştik.
***
Söylenenlere bakılırsa, genel merkez Eskişehir'de toptan bir değişime gitmeyi kararlaştırmış.
İl başkanı Gürhan Albayrak'a “Yönetimini oluştur” diyen genel merkez, aradan iki hafat bile geçmeden Gürhan Albayrak'ın yerine Mürsel Çavdar'ı getirmeye karar vermiş.
***
Aynı şekilde, yine söylenenlere bakılırsa; genel merkez Eskişehir'de, Odunpazarı ilçe başkanlığı için Süleyman Ekşi, Tepebaşı ilçe başkanlığı için de Hasan Burgaz'da karar kılmış.
Bütün bunlar olurken, il başkanı Gürhan Albayrak “Bana yönetimini oluştur diyorsunuz, sonra da beni il başkanlığından almayı düşünüyorsunuz” demek için Ankara genel merkezin yolunu tutmuş
***
Sonuç olarak; AK Parti'de birkaç gün içinde bu başkan değişimlerinin yaşanacağını, yönetimlerin de bu değişim çerçevesinde yenileneceği konuşuluyor.
***
Görünen o ki; konuşulanlar çerçevesinde AK Parti Eskişehir'de yaşadığı seçim yenilgisinin sorumlusunu teşkilata ve özellikle de başkanlarına kesmiş görünüyor.
Doğrusu, iktidar uygulamalarının, milletvekillerinin, adayların seçim yenilgisinde hiç suçları yokmuş gibi faturanın mevcut başkanların önüne konulması da, bulunan günah keçileri sayeesinde bu yenilginin de unutturulmaya çalışılacağını hissettiriyor.
Eskişehir'de her kaybedilen seçim sonrası yapıldığı gibi...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
SORUNUN CEVABINI SİZ VERİN!
Bir şehirde!
-Başkalarının kaybetmesi ile kazandığını zannedenler varsa…
-Başkalarının fakirleşmesinden dolayı zenginleşmiş gibi haz duyanlar varsa…
-Başkalarının düştüğü kötü durum nedeniyle kendilerini iyi hissedenler varsa…
-Başkalarının mutsuzluğundan mutluluk elde edenler varsa…
***
-“Ben kazanmayayım ama yeter ki başkaları da kazanmasın”diye düşünenler varsa…
-“Küçük olsun ama sadece benim olsun”diyerek başkasına yaşam hakkı tanımayanlar varsa…
-Başkalarının başına gelen her kötü olayda içten içe sevinenler varsa…
-Komşusu için“O olmasın da kim olursa olsun”diye düşünenler varsa…
-“Düşmanımın dostu benim de düşmanımdır”diye davrananlar varsa…
***
-Aynı masada övgüler düzdüğü insana, daha masadan kalkar kalkmaz sövgüler yağdıranlar varsa…
-Yüzüne“Seni takdir ediyor bunu da her yerde de söylüyorum”deyip, arkasından“Bu da bir b… yaramaz adamın teki”diyerek saydıranlar varsa…
Kısacası…
Bir şehirde bu saydığımız özelliklere, kişiliklere ve tiyniyetlere sahip insanlar varsa, o şehirde birlik, beraberlik, dürüstlük, samimiyet, nezaket, zarafet yoktur…
***
Bu kadar yazdıktan sonra çıkıp“Bizim yaşadığımız şehirde durum nasıl?”diye bir soru geliyorsa aklınıza, bu sorunun da cevabını şöyle bir çevrenizde yaşayanlara bakıp siz cevaplandırın…
Kimler yaşıyor bu şehirde? Yaşayanlar nasıl davranıyor? Hangi özellikleri ön plana çıkıyor?
Tek tek süzgecinizden geçirip“Bu şehir nasıl bir şehir?”cevabını kendiniz verin…
***
Olmadı…
İsterseniz uzun uzadıya oturup düşünün“Bu şehirde birlik ve beraberlik niçin yok?”diye…
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
“KALAN İYİ'LERLE MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ...
Melih Aydın İYİ Parti'nin Büyükşehir Belediye Başkan adayıydı.
Adaylığı ilk açıklanan isimdi.
6 ay boyunca seçim çalışması yürüttü.
Sempatikliği ve siyasete kattığı mizahi özelliğiyle aslında karşılık da buldu.
Fakat bu karşılık seçimlerde kendisine oy olarak yansımadı.
***
Seçim sonrası İYİ Partide bir değişim yaşandı.
Meral Akşener genel başkanlığı bıraktı.
Musavvat Dervişoğlu'nun genel başkan seçildiği kurultayda Melih Aydın da partinin en etkili kurulu olan Genel İdare Kurulunda yer aldı.
***
İşte, siyasteki merkez sağ boşluğunu doldurma adına kurulan, başta bu boşluğu da dolduran İYİ Partide bugüne kadar yaşananları ve bundan sonra yaşanacakları sorduk Melih Aydın'a...
Melih Aydın, masadan kalkıp-oturmalardan istifalara, seçimlere tek başına girmekten Akşener'in bırakmasına kadar pek çok olayın yaşanıp, bittiğini söyledi önce...
Ardından da şöyle bir değerlendirmede bulundu; “O günlerde İYİ Partinin yanlış yaptığını söyleyen birçok kişi genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kaybedilmesi sonrası, aslında yapılanın doğru olduğunu anladı. Ben partimizin yeni genel başkanı ve kadrolarıyla yine ülke siyasetindeki merkez sağ eksikliğini dolduracağına inanıyorum. Aslına bakarsanız hem temayül yoklamaları sonrası gidenler hem de peşi sıra gelen istifalarla partide inanmış ve gerçek İYİ'ler kaldı. İşte biz bu İYİ'lerle mücadeleyi daha inançlı ve gayretli bir şekilde sürdüreceğiz”