Koşullar değiştiğinde yapılar, işlevler ve kültürler de değişir. Bugün yaşadığımız dünyada köklü biçimde değişmeyen hiçbir şey kalmadığını artık Mısır’dakı sağır sultan bile bliyor.
Dünya mobilya üretimi, pazarlaması ve satışında da yapılar farklılaşıyor, iş ve işlem akışları dönüşüyor ve yeni bir kültürün oluşması, olgunlaşması ve yayılmasına doğru ilerliyoruz.
Dünün alışkanlıkları, algıları ile biçimlenen satın alma kalıplarımızın yarın geçerli olmayacağını hepimiz biliyoruz.
Eskişehir’in birçok deneyim ve birikime sahip olduğu zenginlik üretimi alanları var, mobilya sektörü onlardan biri.
İKEA Deneyimleri izlenmeli
Dünya mobilya üretimine İKEA gibi yön veren kuruluşlarda köklü yapı değişiklikleri oluyor. Büyük mağaza eksenli, kolay monte edilebilir, üretme değil ürettirme odaklı, orta sınıf zevklerine ve gelirlerine açık İKEA’da kurucunun ölümünden sonra yaşanan değişim ve dönüşümler dünyanın ciddi medyaların ilgi alanında.
İKEA’nın ürettirme modellerindeki inovatif yaklaşımı kadar, gelensek mağazacılıktan büyük merkezlerdeki yeni “ corner mağazacılığı” deyimi kadar “ internetle satışları” da yeni bir mobilya üretim, pazarlama, satış, eski mobilyaların toplanması ve ihtiyaç hiyerarşisine göre yeniden dağıtımı; yeni oluşumu “karbon ayak izini azaltma” gerekçesi üzerine kurulması sektörde yeni oluşumun habercileri.
Eskişehir’de bir üretim alanı olarak mobilya sektörünün deneyim ve birikiminin potansiyel oluşturduğunu ilgili olanlar biliyor.
Eskişehir’de söz söyleyen ve kentin geleceğine ilişkin sorumlulukları olduğunu düşünen herkesin yapması gerekenler var:
Birincisi, mobilya sektöründe var olan işyerlerinin bir envanterini yaparak hangi olanak ve kısıtlara sahip olduğumuz netleştirilmeli.
İkincisi, fabrikaları arasında işbirlikleri ve akıllı ihtisaslaşma ile sektörde yapılabilecek atılımı analiz eden başka bir uzmanlık alanının gerekleri yerine getirilmeli.
Üçüncüsü, dünya genelindeki eğilimleri izleyerek pazarlama, satış, satış altyapısını oluşturan mağazacılık, e-ticaret platformlarının yarattığı imkanların nasıl değerlendirileceği sorgulanmalı.
Dördüncüsü, önce Eskişehir’deki mobilyacıların kendi aralarında güç birliği yaparak, gelecek inşa etme iddiası olanların bilgi ve deneyimlerinden “ sinerjik etki yaratmaları” konusunda bir uzlaşma zemini yaratmaları çok önemli. Büyük gücün kendi içimizdeki koordinasyonlarınsağlanabileceğini asla unutmamak gerekiyor.
Beşincisi de, dünyadaki gelişmelerin ve yurtiçinde oluşumların sistemli izlenerek, toplam verinin neredeyse yüzde 90’ini oluşturan açık kaynakları sistemli izleyerek, yeni bir stratejiye dayalı gelişme yaratmamız gerekiyor.
Gelecek nasıl inşa edilir?
Yukarıda önerilenlerin merkezi ve yerel kamu yönetimlerinin, seçilmiş yerel yönetimlerin ve STK’ların benimsemesi de çok önemli.
Eskişehir’de mobilya sektöründe yapılabilir ve yapılamaz olanları belirleyecek bir ortak akıl bir “Mobilya Sektörü Projesi” gündemde yerini almalı.
Gelecek, öngörme-önlem alma disiplini olmaksızın, kurgulanamaz.
Gelecek nesillere sorumluluklarımızı yerine getirmek için üretim alanlarını ciddiye almak, potansiyeller üzerinde çalışmak gerekiyor.