Bugün köşemi, ülkemizin tarihinde iz bırakan iki yıldönümüne denk gelen 6 ve 7 Mayıs tarihlerine emanet ediyorum;
-6 Mayıs 1972 ve 7 Mayıs 1924!.. 
Birinin üzerinde 52 yıl, diğeri de tam bir asır…
Önce asırlık bir geçmişten başlayalım.
-Cumhuriyet gazetesi 100 Yaşında!..
*** 
Bu girişten sonra “Esas konunun” yanına bugün Şu an okuduğunuz “Sakarya Gazetesi”ni eklemenin anlamı nedir diye soranlarınız olacaktır. Hemen yaşından başlayalım;
-O da 78 yaşında…
Bir asıra ulaşmasına şunun şurasında ne kalmış; 22 yıl!..60 yılını devirdiğim meslek kariyerim ve kalan ömrüm nedeniyle ben göremesem de, o günlere erişen meslektaşlarım ve Eskişehirli okurları yaşayacaklardır 100. Yıl kutlamalarını… Özetlersek ;
-İki tarihi gazete benzer yayın çizgisini satır aralarında bulacaksınız. 

C U M H U R İ Y E T
Cumhuriyeti Savunmak… 
Kurtuluş Savaşımızın başladığı ve sürdüğü yıllar.  Mustafa Kemal Paşa’nın Selanik’ten hemşehrisi Yunus Nadi Bey de hemen onun yanı başında ve Ankara’da Yenigün’ü çıkarmaktadır. 
Mustafa Kemal 29 Ekim 1923’de Türk Halkının korumasına ve sahipliğine emanet ettiği Cumhuriyet’i ilan etmiş, ülkede sağlam temeller atma uğraşındadır arkadaşlarıyla birlikte. 
Bir gün Yunus Nadi ile görüşmesinde “Cumhuriyeti kurduk ama yerleşmesi ve kökleşmesi adına bir yayına ihtiyacımız vardır.” Mealinde düşüncesini aktarır. Görüşmenin sonunda bir karara varılır; 
-İstanbul’da bir gazete neşretmek!
Zira, “Matbuatın” merkezi halen istanbuldadır ve bunların bir bölümü halen, yeni dönemin aleyhindedir ve kalemşorleri, bu yöndeki yayınlarını sürdürmektedir. Çıkarılacak gazetenin bir kısım maddi desteği ve adı da Mustafa Kemal Paşa’dan armağandır; 
-Yunus Nadi sahipliğinde ve başyazarlığında CUMHURİYET!..  
İstanbul’da ilk sayının tarihi, 7 Mayıs 1924!, 

F O T O
Eskişehir’de de Sakarya…
Bu tarihten bir 10-12 yıl sonra Eskişehir’de vilayet Gazetesi’nin ötesinde bir yayın hazırlığı daha vardır. Milletvekili Ali Ulvi Bayraktar ve Milletvekili ve parti müfettişi Osman Işın bir gazete çıkarmaya başlarlar. Adı da destansı Sakarya Meydan Savaşı’ndan esinlenerek SAKARYA olacaktır; lejandı da;
-Sakarya’daki gibi güçlü ve imanlı!...
Bir uzunca süre sonra bu gazete yayınına son verir. O gazetenin “Başmürettibi Abdurahman ÜNÜGÜR” dayanamaz , Sakarya yeniden neşretmeye başlar;
-O tarih de 24 Aralık 1946’dır!
İşte o Sakarya, bugünkü SAKARYA’dır. 
‘Cumhuriyet’i Savunma’ yılları.
100. yayın yılına başlayan Cumhuriyet Gazetesi, dün ana gazete dışında 20’şer sayfadan oluşan iki ayrı ekle asırlık tarihini özetlemiş, daha doğrusu özetlemeye çalışmış! Gazeteye emek veren eski-yeni yazarlarının kimi yazılarına yer vererek. Genç Cumhuriyetçi meslektaşlarımızda “kadroda” yer almanın heyecanını ve mutluluğunu paylaşmışlar. 
Sayfaları tararken orta yaş kuşaktan Orhan Bursalı’nın yazısının başlığı dikkatimi çekti;
-100 Yıl, Henüz genç bir gazete! 
Yazının içeriğini okumadan aklıma; Ziverbey Köşkünde işkencelerden geçirilen merhum İlhan Selçuk’un yerinde  bir tanımlaması geldi;
-Gazete(lerin) sahibi okurlardır! 
Evet, en önemsediğim meslek tanımlamasıdır bu. Sözün özü;
-Nesiller boyu arkadan gelen kuşaklara aktarılan gençlik iksiri gibidir gençleşme!.. 
*** 
“Cumhuriyeti savunma” mücadelesinde, faşist ve din bezirganı unsurlar tarafından “katledilen”  mensuplarını ve katkıda bulunan kişileri anmak unutulmamış. Ben de o isimleri anmalıyım:
-Uğur Mumcu, Cavit Orhan Tütengil, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Onat Kutlar ve Bahriye Üçok.
Ve daha niceleri…
*** 
NOT; Yazının başında vurguladığım 6 Mayıs tarihi de bir başka ama açısı halen yürüklerde yaşayan “68 kuşağı” mücadelecilerinden Deniz Gezmiş’le birlikte idam edilen “Üç Fidan”ını anmak için not edilmişti.  O da bir sonraki yazı konusu olsun..