Türkiye’de siyaset inişli çıkışlı süreçlerden geçmeye devam ediyor.
Yakın zamana kadar ‘siyasette kutuplaşmanın’ en keskin temsilcileri olan cumhur ittifakının bileşenleri bir anda ‘ılımlı siyaset eğilimi’ içine girdiler.
Böylesine önemli bir değişikliğin nedenleri üzerinde çeşitli tahminler yapılıyor.
Laik ve demokratik yönetim anlayışından uzaklaşılarak ideolojik yapısal değişikliklere kapı aralamak
Anayasada bazı önemli değişikler yapılarak DEM partinin desteğini almak
Cumhurbaşkanının erken seçim şartı olmadan yeniden aday olmasını sağlamak 
Mevcut iktidarın devamlılığını sağlamaya yönelik yasal düzenlemeleri yapmak gibi arayışların 
Daha yumuşak bir siyasi iklim oluşturmada etkili olduğu söylenebilir.
Gelinen noktada iktidar kanadının bugüne dek ortaya koyduğu siyasi söylemlerinden 180 derece farklı bir tavır ortaya çıkınca önümüzdeki sürecin nasıl ilerleyeceği de büyük bir merak konusu haline gelmiş durumda.

Genel siyasetteki dalgalanmalar bir yanda son dönemde Belediye Meclis toplantılarında ‘gündem dışı konuşmalarla siyaset yapma’ örnekleri ortaya çıkmaya başladı.
Belediye Meclis Üyelerinin bazılarının bu yolla ‘siyasi bir figür’ haline gelmeye çalıştığını söylemek mümkün.
Meclis toplantılarında ‘gündem dışı konuşmalarıyla’ basında yer bulan Meclis Üyeleri bu şekilde görünürlüklerini arttırma fırsatı buluyor.
Oysaki Belediye Meclis üyelerinin görevleri çok net olarak tanımlanmış durumda ve tekrar etmekte yarar var.
Belediye bütçesini görüşmek ve kabul etmek
Belediyenin vergi, harç ve katılım paylarının oran ve miktarlarını belirlemek
Belediyenin yatırım ve harcama programlarını görüşmek ve kabul etmek 
Meclis Üyeleri bu görevleri dışında Meclis toplantısında bahsettiğimiz gibi ‘gündem dışı söz alma’ isteğinde bulunabilirler. 

Belediye Meclis üyelerinin gündem dışı genel siyasi konular, partileri ve liderleri hakkında konuşmalarının geçmiş dönemlere göre arttığına tanık oluyoruz.
Örneğin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında iktidar partisinin temsilcisi son dönemde çok can yakıcı bir sorun haline gelen kadın cinayetleri hakkında vicdanları yaralayan kötü bir konuşma yaparak medyada yer buldu.
Başka yerlerdeki Belediye Meclis toplantılarında da AKP’li üyeler aynı konuda skandal denilebilecek türden konuşmalar yaptılar.
Belediye Meclis toplantıları bazı üyelerin ‘parti içinde dikkat çekme ve sempatilerini arttırmanın’ aracı haline gelmiş durumda.

Dikkat çeken başka bir gelişme de Meclis Üyelerinin Belediye Meclis toplantısı dışında da genel siyasete ilişkin demeçler vermeleri.
Belediye Meclis Üyesinin taşıdığı sorumluluk gereği hangi konularda, nerede, nasıl konuşacağını bilmesi beklenir ama farklı örnekler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Belirtmekte yarar var, açıklamalar parti içindeki görevlendirmeler gereği yapılıyorsa elbette ki söylenecek bir şey olamaz.

Ülkenin ve kentin gündemine dair düşüncesi olan Belediye Meclis üyeleri de dahil olmak üzere herkesin fikirlerini ifade etmesi en doğal haktır ve demokrasinin gereğidir.
Burada söz konusu olan karar organlarında sorumluluğu olan kişilerin hangi platformlarda, ne şekilde açıklama yapacağına dikkat çekmek.
Sürecin nereye evrileceğini zaman içinde bekleyip göreceğiz.