Depremin yarattığı yıkım, çözüm bekleyen derin ekonomik sorunlar ortadayken ülke olarak Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimine kilitlenmiş durumdayız.
Seçim takvimi gereğince milletvekili aday listeleri pazar günü YSK’ya teslim edilmiş olacak.
Seçim yasası yeni şekliyle ilk kez uygulanacağı için ittifaklar açısından sahadan gelen verileri doğru değerlendirerek matematiksel öngörüde bulunmak çok önemli olacak.
2018’den bu yana ülke koşulları, ekonomik veriler ve toplumsal yapı çok farklılaştığı için 5 yıl önceki genel seçim sonuçlarını baz alarak tahmin yapmak yanıltıcı olabilir.
Bu nedenle değişen veriler dikkate alınarak çok sayıda simülasyon (benzetim) çalışması yapılıyor.
…
Milletvekili aday belirleme sürecinden söz etmişken Eskişehir’deki CHP ve İYİ Partinin uygulamasından bahsetmekte yarar var.
İYİ Partide tüm üyelerin katılımıyla ve bir hayli tartışmalı geçen ‘eğilim yoklaması’ yapıldı.
Eğilim yoklaması sonuçlarının genel merkez tarafından dikkate alınıp alınmadığını listeler açıklanınca göreceğiz.
CHP’de ise genel merkezden örgütlere gönderilen yazıda eğilim yoklaması yönünde çalışma yürütülmemesi, liste hazırlığı yapılmaması yönünde talimat gönderilmesine karşın bazı yöneticilerin bu uyarıya uygun davranmadığı anlaşılıyor.
İlçe başkanlarından bir grubun toplanarak liste hazırladığı, il yönetiminin de liste konusunda bir çalışma yaparak genel merkeze gönderdiği basına yansıdı.
Böyle bir liste çalışması yapılırken il, ilçe ve ön seçim delegelerinin görüşlerine başvurulmadığı gibi CHP Genel Başkanını, Partinin en yetkili karar organı olan Parti Meclisi üyelerini seçen kurultay delegelerinin de bildiğim kadarıyla fikri alınmadı.
…
Seçim sürecine tekrar dönersek seçime 38 gün varken anket şirketlerinin yayınladığı raporlar kamuoyu tarafından çok dikkatli bir şekilde izleniyor.
Millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu çok iddialı, seçimin ilk turda kazanılmasını hedefliyor ve bu kapsamda tüm toplum kesimlerini kucaklayan, barış dilini öne çıkaran bir anlayışla kampanyasını yürütüyor.
Yirminin üzerinde partinin desteğini alan ve büyük bir ilgi odağı haline gelen Kemal Kılıçdaroğlu’nun birinci turda seçimi almasının önündeki tek engelin ise Muharrem İnce olduğu görülüyor.
Yapılan çalışmalar ve hazırlanan raporlar gösteriyor ki seçimin ikinci tura kalması Muharrem İnce’ye bağlı.
Seçimin ilk turda alınmasını olanaksız gören ve ikinci tura kalmasını hedefleyen Cumhur ittifakı için Muharrem İnce adeta ‘can simidi’ oldu denilebilir.
24 Haziran 2018 gecesi ortadan kaybolarak ona oy veren milyonları hayal kırıklığına uğratan Muharrem İnce, gazeteci İsmail Küçükkaya’ya yayın sırasında “Adam kazandı” mesajı atmıştı.
14 Mayıs 2023 gecesinde hangi mesajı yazacağını ise bekleyip göreceğiz.
Kendisinin ‘siyasi kariyerini sonlandırmış’ olmasının elbette ki hiç önemi yok ama milyonların umutlarına ihanet etmesinin bedeli ne yazık ki çok ağır olacak.
Bölünmenin Ankara’ya 25 yıl kaybettirdiğini yazan siyasi tarihimizden ders almayan Muharrem İnce umarım çok daha yıkıcı bir örneğin mimarı olmaz.
…
Siyasette iddialı olmak iyidir ama siyaset akılcı olmayı da gerektirir.
15 yaş altında ve oy kullanma hakkı bile olmayan sosyal medya kullanıcılarının etkisiyle yükselen egoyla hareket etmenin ülkeye maliyetinin çok yüksek olabileceğini tahmin etmek o kadar da zor olmasa gerek.
Lider, kendi hırslarını aşarak toplumun beklentilerini doğru görebilirse başarıya ulaşır ve ona inanan kitlelerin umutlarına yanıt verir.
Saçma matematik hesaplarla algı yaratarak başarı sağlanamayacağı ortada.
“Muhalefete muhalefet etmekten vazgeçerek” ilerlemek, tarihsel bir sorumluluk değil mi?