Görkemli Hatıralar, Halk TV’de Serhan Asker’in hazırlayıp sunduğu ve haftanın son iki günü canlı olarak sunduğu üç saatlik uzun bir yayın süresi içer bir program. 
Belleğimde kaldığı kadarıyla beş yıl boyunca süregelen, yapımcı ve sunucusunun tanımlamasıyla;
-Bir televizyon klasiği!.. 
Gerçekten de bu niteliği hak eden bir emeğin ürünü. Nedeni de klasik söyleşi programların epey ötesinde bir formata sahip olması. Serhan Asker, zaman zaman yapıldığı yerlerin özelliğine göre formatın dışına kaymalar yapsa, özelliği  tutturamasa da belirgin özelliği; kültür-sanatla karışık o yöreleri tanıtan bir program olması. 
Doğudan-batıya, kuzeyden-güneye neredeyse her coğrafyayı adım adım dolaşarak gerçekleştiriyor kendi özgün programını. Genellikle de CHP’li belediyelerin hakim olduğu kent merkezlerinde… Aksi halde, gittiği ilde CHP’li bir başkanın yönettiği bir ilçede… 

Dördüncü kez bizim ilde!..


Görkemli hatıralar, yanılmıyorsam dördüncü kez bizim ilin, il merkezi Eskişehir’de gerçekleşiyor. İlk ikisi Tepebaşı ve Odunpazarı ilçe başkanları Ahmet Ataç ve Kazım Kurt başkanların davetiyle… Sonrası da, Eskişehirli sanatçı Cüneyt Arkın’ın vefatının hemen ardından, önceki başkan Yılmaz Büyükerşen’in çağrısıyla…
Aralarında, ayrıntıya ilişkin farklılıklar olmasına karşın üçü de formata uygun başarılı yapımlardı. Kimi bilmediklerimizi , bazılarını da “yeniden hatırladığımız”  anlatılardı diyebilirim…
Ne var ki Eskişehir’deki programlar, kişisel özelliği nedeni ile Serhan Asker’in “gölgesinde” geçtiği (Yılmaz Hocanınki hariç)  yapımlardı” diye niteleyerek
 yorumlamak da mümkün!.. 

Başkan Ayşe Ünlüce damgası

Abartmış gibi olmamayım, şehrimizdeki Büyükşehir başkanı Sayın Ayşe Ünlüce’nin ev sahipliğinde son yayın da adıyla müsemma “görkemli” idi gerçekten de. İlk orijinalliği, değer üçünün aksine, şehrimizin sembolü Porsuk Çayının en geniş kısmında, eski Porsuk Oteli ve Belediyesinin arkasındaki regülatöre nazır alanda yapılmasıydı. Görüntüler de çoğunlukla gezinti tekneleri ve gondollar eşliğindeydi. 
İkincisi; günün tarihine denk düşmesi, “Dünya Çalışan Kadınlar Gününe” uygun görüntülere sahne olması. Anlamlandıran da;
-Başkan Ayşe Ünlüce’nin mor giysi!.. 
Bu kadarla da kalmadı. Yayın ilerledikçe görüldü ki, programa ve akışına gütnün anlamına uygun olarak“damga vuran” kişiydi aynı zamanda… Belki de pek dikkat çekmeyen örnekler mesela;
-Folklor ekipleri Kırım, Kafkas ve Balkan oyunları gösterileri ilgiyle izlenen folklor ekiplerinin kadınlardan oluşuyor olması.. 
Bunlardan birinin yaptığı gösteri öncesinde, Ayşe Başkanın daha öncesinden söylediği “Halk oyunlarıyla ilgim olmuştu öğrenciliğimde” sözünü hatırlatarak Serhan Asker’in “şu anda ekibe katılıp oynar mısınız” teklifine verdiği yanıt güzeldi gerçekten;
-Yok canım! Yeri geldiğinde bir gün Seyitgazi Belediye başkanımız ile birlikte Kırka Zeybeği oynarız belki de!.. 
Sanki Aydın’ın iki dönemdir Büyükşehir Başkanı, nam-ı diğer “Topuklu Efe” Özlem Çerçioğlu’na gönderme gibi geldi bana!..

Gürer Aykal; operanın zirvesi!.. 

Serhan Asker’in iki konuğu daha vardı, Ünlüce’nin yanı sıra ki onlardan biri de genç bir kızımız;
-Yüzmede Dünya ve Avrupa Şampiyonu Sümeyye.. 
Başarılı kızımız, bedensel özrüne karşın başarısının sırrını “Çalışmak, çok çalışmak olduğunu söylerken izleyen hemşehrilerini gururlandırdı.
*** 
Bir başka Dünya çapında ünlümüz ise Belediye Konservatuarı’mızın şefi;
-Gürer Aykal Beyefendi!.. 
İyi de orkestramızın konserlerini duyuran afişlerde adını “Şef Gürer Aykal yönetiminde..” anonsu ile ile duyardık ama çoğumuz gibi Kendisinin:
-Eskişehir doğumlu bir ünlü hemşerimiz olduğunu yeni öğrendim.
Üstelik, bir başka tarihi övüncümüz “ Çifteler Köy Enstitüsünün” ilk kuruluş yeri Mahmudiye’de doğduğunu.. Çünkü babası Tevfik Bey enstitüde İlk Müzik öğretmenlerinden biri olduğunu da… 
*** 
Sözün özü, Serhan’ın bu yapıtı, belki de ilk kez olarak bir katılımcı, Sayın Başkan  Ünlüce’nin senaryosu ile “görkemli” bir şekilde “içre edilip” oldu, bitti!...